Deniz turizmi araçları deyimi mevzuatımıza ilk kez 12/3/1982 tarihli ve 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu ile girmiştir. Kanuna göre gezi, spor, eğlence ve turizm amaçlı olarak kullanılabilen deniz turizmi araçları:
* Özel ve ticari yatlar,
* Kruvaziyer gemileri [1],
* Dalabilir deniz araçlarını [2] ve
* Günübirlik gezi teknelerini ifade etmektedir.
Deniz turizmi araçları arasında sayılan yat, Turizmi Teşvik Kanununda:
“Kamarası, tuvaleti, lavabosu, mutfağı olan, ticari olarak veya ticari olmadan gezi ve spor amacıyla kullanılan, yük, yolcu ve balıkçı gemisi niteliğinde olmayan, taşıdığı yolcu sayısı onikiyi geçmeyen veya kabotaj seferinde yüz mille sınırlı, en yakın karadan yirmi milden fazla uzaklaşmamak şartıyla taşıdığı yolcu sayısı otuzaltıyı geçmeyen ve tonilato belgesinde yat olduğu belirtilen gemi” olarak tanımlanmıştır.
Turizmi Teşvik Kanununa göre gerçek ve tüzel kişiler, Kültür ve Turizm Bakanlığından belge alarak deniz turizmi araçlarının yatırım ve işletmeciliğini yapabilirler. Bakanlıktan belgeli deniz turizmi araçları işletmeleri, yabancı bayraklı deniz turizmi araçlarını, turizm amaçlı ticari faaliyetlerde kullanılmak üzere Bakanlığın izniyle beş yıla kadar kiralayabilir. Bu izinler gerektiğinde Bakanlıkça uzatılabilir.
Türkiye dışında kurulu yabancı bayraklı deniz turizmi araçları işletmelerinin, bu araçlarını turizm amacıyla Türkiye’de işletmelerine Bakanlıkça beş yıla kadar izin verilebilir. Bu iznin verilebilmesi için yabancı işletmenin en az bir kruvaziyer gemiyi veya altmış yatak kapasitesine sahip yabancı bayraklı yatlarını Türkiye’de bulundurarak yurtdışında pazarlamaları gerekir. Bu izinler gerektiğinde Bakanlıkça uzatılabilir.
Yabancı Bayraklı Yatların Türkiye'de Kalış Süresi Ve Kabotaj Hakları:
Özel veya ticari yabancı bayraklı yatların Türkiye'ye giriş ve çıkış işlemleri deniz hudut kapılarında yapılır. Deniz seyri dışında herhangi bir nakliye vasıtasıyla Türkiye gümrük bölgesine getirilen deniz araçlarının hudut girişlerine ilişkin seyir izin belgesi işlemleri denize ilk indirildikleri yerde başlar. Yapılan bu işlemler yatların sonradan uğrayacakları Türk limanları ve kışlama yaptıkları alanlarda da geçerlidir. Aynı şekilde, Türk limanlarında yapılan vize ve patente dâhil sıhhi muamele yabancı bir limana uğramadıkları ve Türkiye'de kaldıkları sürece ayrıca bir işleme gerek olmaksızın geçerlidir ve bunlara vize uygulanmaz. Ancak ölüm ve bulaşıcı hastalık halinin, en yakın liman başkanlığına veya en yakın mülki idare amirliğine bildirilmesi zorunludur.
Türkiye'ye giriş işlemini tamamlamış yabancı bayraklı yatlar; Türk karasuları ve limanları arasında serbestçe dolaşabilirler. Hudut giriş işlemini tamamlamış yabancı bayraklı özel yatlar Türkiye’ye girişte Türk liman ve karasularında yapacakları seyirleri, güzergâhlarını seyir izin belgesi üzerinde belirterek serbestçe seyredebilir. Seferini tamamlayan deniz turizmi araçları, sefer bittikten en geç oniki saat içinde liman başkanlığına bildirimde bulunurlar.
Yabancı bayraklı veya yabancıların kullandıkları yatlar, Bakanlar Kurulunca, Genelkurmay Başkanlığı ve Bakanlığın uygun görüşü alınarak tespit ve ilan edilen seyir haritalarına işlenmiş yasak bölgeler dışında kalan kıyı ve koylara gezi amacıyla yanaşabilir ve demirleyebilirler.
Türk Boğazlarından geçişler bakımından 1936 tarihli Montrö Boğazlar Rejimi Sözleşmesi ile 8/10/1998 tarihli ve 98/11860 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla kabul edilen Türk Boğazları Deniz Trafik Düzeni Tüzüğü hükümleri saklıdır.
Yabancı bayraklı yatlar, gezi, bakım, onarım, kızaklama veya kışlamak amacıyla Türkiye'de beş yıla kadar kalabilirler. Bu süre Kültür ve Turizm Bakanlığınca beş yıl daha uzatılabilir. Deniz turizmi tesislerinde kışlayan yabancı bayraklı yatların seyir izin belgeleri kışlama süresince geçerlidir.
Yabancı bayraklı yatlar, gezi, spor ve eğlence amacıyla kullanılmak üzere Türk ve yabancı uyruklu kişilere mürettebatlı veya mürettebatsız olarak kiraya verilebilir [3]. Bu şekilde kiralanan yatların kiracıları tarafından ticari amaçla kullanımı yasaktır.
Türkiye’ye hudut girişi yapan Türk karasuları ve limanları arasında seyreden veya Türkiye’de kışlayan yabancı bayraklı yatlar, sahipleri ve yat sahibince yazılı yetki verilmiş kişiler tarafından, ticari amaç taşımamak kaydıyla gezi, spor ve eğlence amacıyla seyir izin belgesi ile serbestçe kullanılabilir. Bu çeşit yatlara karşılığında hiçbir ücret alınmadan yalnızca gezi, spor ve eğlence amacıyla Türk veya yabancı ziyaretçi alınması mümkündür.
Deniz turizmi tesisleri gümrüklü saha sayılmaz. Ancak, hudut kapısı olarak ilan edilmiş deniz turizmi tesislerinde, yalnızca hudut giriş ve çıkış işlemlerinin yapılması için ayrılmış deniz turizmi aracının yolcusu, yolcu eşyası ve deniz turizmi aracına ilişkin giriş ve çıkış işlemlerinin yapıldığı bölge gümrüklü alandır.
Yat limanları ve Bağlama sözleşmesi:
Yat limanları; yatların bağlanabilecekleri ve yatçıların yatlarından yürüyerek çıkabilmelerine olanak sağlayan iskelelere, dinlenme, konaklama ve alışveriş gibi sosyal tesisler ile yatlara bakım, onarım, karaya çekme ve teknik hizmet sunan birimlere sahip deniz turizmi tesisleridir. Yat limanları; üç çıpalı yat limanları, dört çıpalı yat limanları, beş çıpalı yat limanları olarak üçe ayrılırlar [4].
Yabancı bayraklı yatlar ancak Turizm Bakanlığından belgeli yat limanları ile yat çekek yerlerine kışlama, bakım ve onarım amacı ile bırakılabilirler. Turizm Bakanlığı’ndan belgeli olmayan şahıs, kurum veya kuruluşlara ait yerlere ve bunların sorumluluğuna bırakılamazlar.
Deniz turizmi tesisleri ile deniz turizmi araçlarının donatan veya kaptanları arasında; tesislerine bağlanan veya karaya çekilen deniz araçları ile ilgili olarak bağlama sözleşmesi yapılması zorunludur. Yapılan bağlama sözleşmesinin bir sureti, donatan veya kaptana verilir. Deniz turizmi aracının bağlama sözleşmesi süresinin bitiminden itibaren beş yılın sonunda tesis işletmesine başvurmaması ve sözleşmesini yenilememesi halinde deniz turizmi aracı terk edilmiş sayılır. Bu durumda, deniz turizmi tesisi işletmesi durumu liman başkanlığına ve gümrük idaresine bildirir. Bağlama sözleşmesi süresinin bitiminden itibaren beş yıl sonunda liman işletmesine başvurmayan veya sözleşmesini yenilemeyen deniz turizmi araçları ile ilgili olarak 4458 sayılı Gümrük Kanununun tasfiye hükümleri uyarınca işlem yapılır.
[1] Kruvaziyer gemi: “Gezi, eğlence ve spor amacı ile önceden belirlenmiş program ve rotada seyreden, deniz turizmi ticaretinde kullanılmaya uygun, içerisinde lüks kamaralar, yüzme havuzları bulunan, kıtalararası seyahate elverişli, yüksek yolcu kapasitesine sahip gemidir”.
[2] Dalabilir deniz aracı: “İnsan taşıyan, fiziksel olarak su altında ve su üstünde seyir esnasında bir desteğe bağlı olmadan hareket edebilen veya her durumda su üstü desteği ile su altında çalışan deniz aracıdır”.
[3] Yabancı bayraklı deniz araçlarının kiralanmasında istenilecek belgeler: (1) Yabancı bayraklı deniz turizmi araçlarını kiralayan Bakanlıktan belgeli işletmeler, başvuru dosyalarında kiralanan yabancı bayraklı deniz turizmi aracına ait en az bir yıllık kira anlaşmasını, sertifikasını, sigorta poliçesini Bakanlığa ibraz eder. (2) Yabancı bayraklı deniz turizmi aracına faaliyet izni verilmesi ve Türk bayrağı çekilmesi nedeniyle yatak başı belirlenen deniz turizminin geliştirilmesi için altyapı hizmetlerine katkı payı yıllık olarak belgelendirme aşamasında Bakanlık Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü hesabına yatırılır ve dekontu Bakanlığa ibraz edilir. (3) Yabancı bayraklı deniz turizmi araçlarının Bakanlıktan işletme belgesi alındıktan sonra ilgili Liman Başkanlığınca Uygun Teknik Sörvey Raporu düzenlenir ve bir örneği işletmeci tarafından Bakanlığa gönderilir.
[4] Bu limanların özellikleri Turizmi Teşvik Kanunu gereğince yürürlüğe konulan 24/07/2009 tarihli Deniz Turizmi Yönetmeliği’nde düzenlenmiştir.
http://www.denizhaber.com.tr/Yazar/av.-dr.-haci-kara/149/deniz-turizmi-ve-yabanci-bayrakli-yatlar.html